Yaz ayları genelde en çok işten ayrılmaların yaşandığı dönemlerdir. Havaların sıcak olmasından mıdır, yoksa yeni iş bulma fırsatlarını değerlendirme isteğinden midir bilinmez… Ancak, Temmuz ve Ağustos ayları çalışanın kendi isteği ile en çok işten ayrılmanın yaşandığı ayların başında geliyor. İşten atılmalar ise daha çok Aralık ayında yaşanıyor. Personelini yenilemek isteyen veya tazminat yükümlülüğünden kurtulmak isteyen işverenler bir yıllık dönem sona ermeden çalışanlarını değişik sebeplerle işten çıkarabilmektedir.
Bizim ise üzerinde duracağımız konu, çalışanların kendi istekleri ile işten ayrılmalarını içeriyor. Yani istifa etmeyi kapsıyor.
Peki istifa etmek mi yoksa işten atılmak mı daha iyi?
İSTİFA EDEN HANGİ HAKLARINI KAYBEDER?
Öncelikle şunu belirtmekte fayda var. İstifa ettiğiniz anda, tüm maddi alacaklarınızdan vazgeçiyor olacaksınız. Bir çalışan için istifanın maddi sonuçları gayet önemlidir. İstifa ederek, bir anlamda kıdem tazminatı, ihbar, fazla mesai, izin ücreti gibi alacaklarınızdan feragat etmiş oluyorsunuz. Sadece bunlarla sınırlı değil, istifa eden kişi işsizlik ödeneğinden yararlanma hakkını da kaybediyor.
İSTİFA EDEREK DE HAKLARINIZI ALABİLİRSİNİZ?
İstifa edip, kazanılmış haklarınızı da alabilirsiniz. Bunun için doğru bir şekilde istifa etmeniz gerekiyor. 4857 sayılı İş Kanununun 24.maddesi iş sözleşmesinin işçi tarafından bildirim süresi verilmeksizin ve kıdem tazminatı hakkı talep edilerek feshine ilişkin esasları düzenlerken istifa edilmesine rağmen işçinin haklı olduğundan yola çıkarak maddi menfaatlerini korumuştur.
Bu yüzden kurallara uygun bir şekilde istifa ederseniz, kıdem tazminatı ve diğer alacaklarınızı da işverenden talep etme hakkına sahip olursunuz. Burada önemli olan, öncelikle işyerinden ayrılma sebebinizdir.
Örneğin, çalıştığınız işyerinde ücretiniz ve fazla mesaileriniz düzenli ödenmiyorsa, haklı olarak işten ayrılma sebebidir. Yine çalışanın iş yerinde mobbing ile karşı karşıya kalması, iş sözleşmesine aykırı bir yerde görevlendirilmesi de işten haklı olarak ayrılmasının gerekçelerindendir.
SİGORTA PRİMLERİNİN EKSİK YATMASI
Bunların dışında çalışanların haklı olarak işten ayrılmalarını sağlayacak bir çok durum vardır. Örneğin, sigorta primlerinin eksik veya hiç yatmaması da işten ayrılmak için başlıca sebeplerden birisidir. Çalışanın maaşının eksik beyan edilmesi, işyerinde çalışanın statüsünün görev tanımının düşürülmesi, çalışanın iş güvenliğinin sağlanmaması gibi nedenlerle verilen istifa dilekçesi de kıdem tazminatı hakkını doğurur.
15 YILI DOLDURAN ÇALIŞANLARIN İSTİFA ETMESİ
Mevzuatta bir de 15 yıllık çalışma süresini dolduran çalışanların istifa etmesine yönelik düzenleme bulunmaktadır. Eğer, istifa ederken ilk sigortalı çalışmaya başladığınız tarih 8.09.1999 öncesi olmak şartıyla 1475 sayılı Kanun gereği toplam sigortalılık süreniz 15 yıl ve toplam ödenen prim gün sayınız 3600 gün ise sosyal güvenlik kurumundan alacağınız kıdeme esas yazı ile istifa ettiğinizde kıdem tazminatınız işveren tarafında ödenir.
ASKERLİK VE DOĞUM HALİNDE İSTİFA
Askerlik ve doğum nedeniyle istifa eden çalışanlar da kazanılmış haklarını talep edebilirler. Kadınlar evlendikten sonra bir yıl içinde işten ayrılırsa kıdem tazminatına hak kazanır ve ihbar süresi için işverene ödeme yapmazlar. Muvazzaf askerlik nedeniyle istifa edildiğinde de kıdem tazminatı işveren tarafından ödenir.Türk filmlerindeki meşhur replikler arasında yer alan, ‘Siz beni kovamazsınız ben istifa ediyorum’ demenin bir bedeli vardır. Eğer siz bu sözü söyleyerek istifa etmek istiyorsanız, birçok alacağınızdan da vazgeçmeniz gerekiyor. Yok eğer hem istifa edip hem de maddi alacaklarınızı tahsil etmek istiyorsanız, yukarıda anlattığımız gerekçeleri de istifa dilekçenizde belirtmeniz gerekiyor. Dileğimiz işinizi kaybetmemeniz ancak yine de istifa etmeniz gerekiyorsa bunu usulüne uygun olarak gerçekleştirmenizi tavsiye ediyoruz.